Bir gün Hz. Ali kerremallahu vecheh ve radıyallâhu anh Efendimiz’in huzuruna biri geldi ve ona sordu:
“Yâ Ali! Bir günah işledim, ne yapayım?” Hz. Ali Efendimiz;
“Tevbe eyle.” buyurdu.
“Tevbe ettim ama tevbemi bozdum.”
“Yine tevbe et.”
“Ne zamana kadar tevbe edeyim?
Bunun üzerine Hz. Ali Efendimiz;
“En sonunda şeytan yenik düşünceye kadar.” buyurdu.
Bâz â bâz â her ân-çi hestî, bâz â
Ger kâfir ü gebr ü büt-perestî bâz â
În dergeh-i mâ dergeh-i nevmîdî nîst
Sad-bâr eger tevbe şikestî bâz â
Yine dön gel, yine dön gel, her ne olursan ol yine dön gel!
Kâfir de olsan gâvur da olsan putperest de olsan yine dön gel!
Bu bizim dergâhımız (dergâh-ı ilahî) asla ümitsizlik dergâhı değildir!
İstersen yüz kere tevbe bozmuş bile olsan dön yine gel!113
Hz. Ali efendimiz yine buyurmuş ki:
“Sadece sahibini kurtaran tevbe, tevbe midir? Asıl tevbe şudur ki sıdk ile edildiğinde onun berekâtıyla nice kimse yola gelir ve kurtulur.”
*