Yaradanımız Allah (celle celâlüh) hazretleri bütün müslümanlara, doğruluğu, hakkaniyeti, adaleti emreder, kendilerinin veya anne baba ve akrabalarının aleyhine bile olsa! Resûlullah Efendimiz de (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadîs-i şerîfinde,
“Gerçek neredeyse sen de orada ol, onun peşi sıra git, haktan hiç ayrılma...” buyurmuş.
Demek ki bütün mü’minler hakkı istemeli, gerçeği aramalı, onu sevmeli ve saymalı; her işlerinin doğru, her sözlerinin hak olmasına büyük dikkat ve itina göstermelidir.
Hiç unutmayalım ki bütün yanlış ve sapık yolların da bir mantığı, muhakeme tarzı, felsefesi vardır; onlar da kendilerini doğru yolda sanır, haklı bulur. Hiç kimse “ayranım ekşi” demiyor, kusur ve kabahatini kabul etmiyor.
İyi bilinsin ki insana gerçeği Allah (celle celâlüh) gösterir, hakkı O buldurur, doğru yola O hidayet eyler. O halde daima Allah’tan tevfîkini refîk etmesini; hakkı, doğruyu buldurmasını; hayrı işletmesini istemek; dikkatli, ihtiyatlı, edepli, saygılı olmak gerekiyor.
Müslümanların her meselede ama özellikle din, iman ve itikat mevzularında daha titiz olması icap eder; çünkü bu sahalardaki hataların cezası küçük ve basit değildir; âhiretinin mahvına yol açar, ebedî hüsrana sebep olur.
Bu ikazın sebebi şudur ki günümüzde bazı ehliyetsiz ve salahiyetsiz kişiler, mahzurlu görüşler ortaya atmaktan, tehlikeli münakaşalara girmekten bir türlü kendilerini alamıyorlar; kısa akıllarına, dar ve mahdut bilgilerine dayanarak büyük din alimlerimizi, mezhep imamlarımızı tenkide, şeriatimizin ahkâmını tebdile, dinî ilimleri ve mânevî gerçekleri inkâra, insanları yanlış yollara sürüklemeye yelteniyorlar.
Bunların bir kısmını “cahilin cesur olması” vakıasına bağlasak bile, diğer bir kısmının kasıtlı olduğu âşikâr. Bazı dış mihraklar, bizim din, iman ve aksiyon bütünlüğümüzü parçalamaya, derlenip toparlanmamızı önlemeye, kuvvetimizi kısmaya, azmimizi ve şevkimizi kırmaya, çalışmalarımızı asıl hedeften saptırmaya, şaşırtmaya ve boş şeylerle oyalamaya hevesleniyor.
Onları dikkatle takip etmekteyiz.
Batıla hizmet edenleri hakka, hak yolun yolcusu kardeşlerimizi uyanık bulunmaya, erbâb-ı ilmi ise hizmete, himmet ve gayrete davet eyleriz.
*