Eğitim ve öğretim, çileli, zor ve uzun; ama çok gerekli ve çok önemli bir faaliyet sahası; sonuçları ve semereleri, yıllar sonra ortaya çıkmaya başlayacak ama yararları yüzyıllar boyu sürecek olan çok sevaplı, çok kıymetli bir çalışma şeklidir. Dini ve milleti, ümmeti, devleti ve nesilleri, hiç şüphe edilmesin ki iyi yetiştirilmiş kadrolar kurtaracak ve yükseltecektir.
Onun için biz eğitim ve öğretimin her çeşidine çok büyük önem veriyoruz. Kitap ve dergi, radyo ve televizyon yayınları yapıyor; vaaz, seminer ve konferanslar tertipliyor, kadın-erkek kültür dernekleri, vakıflar ve şirketler kuruyor, her yönde çalışıyoruz.
Rahmetli Abdülaziz Bekkine Hocaefendimiz, genç ve fedakâr müritlerini başlangıçtaki mahrumiyetlerine rağmen, yüksek tahsile ve üniversitelerde hoca olma yoluna sevk etmiş; halefi aziz ve mübarek şeyhimiz Mehmed Zahid Kotku hazretleri de o yetişen kadroları sanayiye, devlete, sosyal ve siyasal hizmetlere yönlendirmişti. Böylece tekkemizden yetişen çok kıymetli elemanlar her sahada, herkesin bildiği, nice nice hayırlı hizmetler ürettiler, ümmete nice nice faydalar sağladılar, sağlamaya devam ediyorlar.
Biz de açılan bu çığırda devam ediyoruz; hizmetlerimizin altın zincirine her gün birkaç yeni halka ekleniyor. Türkiye’nin en etkili, en önde gelen hayır çalışmaları, değerli, dürüst ve bilgili kardeşlerimiz tarafından yürütülüyor. Allah saylarını meşkûr eylesin, gayret ve kuvvet versin, hıfz u himâye buyursun, üstün başarılara ulaştırsın; dünyada da âhirette de aziz ve bahtiyar eylesin!
Bunları diğer kardeşlerimiz de bilsinler, hizmetlere onlar da katılsınlar, asla boş ve atıl, gevşek ve tembel, perakende ve şaşkın kalmasınlar diye söylüyoruz; onları da daha aktif olmaya davet ediyoruz. Maksadımız övünmek değil, yol göstermek, örnek vermek!
28 Eylül 1994 Çarşamba günü Konya’ya davetli idik. Orada kardeşlerimizin çalışmalarından biri olan, pırıl pırıl özel ilkokulumuzu, güzel ve çok kalabalık, mehter takımlı, görkemli bir merasimle sayın ve değerli Konya Valisi Atilla Vural beyefendinin, belediye başkanlarının, diğer erkân, âyan ve eşrafın iştirakiyle açtık.
Aynı günlerde hızla hazırlıklarını yürüttüğümüz Yalova Asiller Özel Anadolu Kız Lisemizin eğitime başlama formaliteleri tamamlandı, açılış izni çıktı. Bundan da fevkalade mutluyuz. Bu Asiller Kız Lisemiz, tertemiz, yemyeşil, güzel havalı, tatlı meyveli, şirin bir bölgede inşa edilmiş muazzam ve muhteşem bir müessesedir. Dört katlı, üç kanatlı, bahçeli, yatılı, pırıl pırıl yeni bir bina, çok sevimli bir okul. Bunu özellikle Avrupa’daki ve Avustralya’daki kardeşlerimizin kızları yurda gelsinler, dinî ve dünyevî bakımdan iyi bir tahsil görsünler diye düşünmüş planlamış idik ama izninin çıkması, elimizde olmayan sebeplerden böyle geç kaldı.
Şimdi değerli okuyucu kardeşlerimden ve özellikle Hakyol ve İlksav vakıflarımızın il, ilçe ve beldelerdeki yöneticilerinden ricam, kendi yakınlarından bu değerli ve muhteşem müesseseye yatılı kız öğrenci sağlamaları! Zaman çok kısıtlı, bir veya en çok iki hafta içinde (yani Ekim’in 10’u veya 15’ine kadar) mutlaka öğrenci bulsunlar, göndersinler! Şimdi sadece İngilizce hazırlık sınıfı açıyoruz, öğrenciler iyi yetişsin, seviye yüksek ve homojen olsun diye! Rağbet çok olsun ve en az üç veya beş hazırlık sınıfı kurulsun diye temennî ediyorum. Her sınıf 25 kişilik olacak; çok kaliteli, maddeten ve mânen özlenen bir eğitim verilmeye gayret edilecek. “Bu ricam çok önemli”dir, lütfen ilgililerce çok ciddi takip edilsin! Çünkü inşaallah bu okuldan en asaletli, en bilgili, en görgülü, süper zekâlı kızlar yetişecek, her biri bir sultan hanım olacak (kendi kızı olmayan, hayrına bir başka kızı okutmayı da üstlenebilir).
Başka başka şehir ve beldelerde bu ders yılına yetişememiş diğer özel okul çalışmalarımız da vardı. Bunları da önümüzdeki yıla inşaallah, en güzel ve en güçlü bir şekilde hazırlayalım. Kanaatimce öğrenci temini çalışmalarına yılbaşından itibaren girişilmesi gerek. Bunun için yurt dışına tanıtma seyahatleri yapılmalı, yakınlarımız ve kardeşlerimiz tek tek bilgilendirilmeli, ilgili her kardeşimiz bu konuda üzerine düşen görevi çevresinde en tesirli şekilde yapmalı.
İyi günler için ekip ve grup olarak saflarımızı ne kadar sıklaştırır, gayretimizi ne kadar artırır, hizmetlerimizi şuurlu, basiretli ve planlı düzenlemeye ne kadar çalışırsak hem başarımız o kadar büyük, hem de sevabımız o derece çok olacak.
İç ve dış düşmanlar harıl harıl çalışıyor; böyle bir durumda müslümana, durmak yakışmaz. Hamiyetli ve gayretli olmalı, tembelliği ve laf ebeliğini, hayret ve şaşkınlığı bırakmalı, tedbirler almalı, iş üretmeli, ortaya eser koymalı, arkada hayrât ve hasenât bırakmalıyız.
“Âyînesi iştir kişinin, lafa bakılmaz.”
“Ne büyük söyle, ne çok söyle (ne boş söyle); yiğit işte gerek.”
“Arş yiğitler, vatan imdadına!”
*