3 Ramazan 1442 | 15 Nisan 2021
89CADE1A-BFD6-47AF-AA5E-7FAB6EDCDDBC
Üye Girişi
|
Üye Ol
ANA SAYFA
KUR'AN-I KERİM
Okuyun
Dinleyin
Bilgilenin
SON PEYGAMBER
TASAVVUF
Tasavvufa Dair
Yolumuzun Esasları
Hatm-i Hacegan
Evrad-ı Şerif
M. ZAHİD KOTKU (RH. A.)
Hayatı
Fotoğrafları
Kitapları
Sohbetleri
M. ES'AD COŞAN (RH. A.)
Hayatı
İslam Anlayışı
Tasavvuf Anlayışı
Hizmet Anlayışı
Kitapları
Başmakaleleri
Sohbetleri
Fotoğrafları
Anma Programları
M. NUREDDİN COŞAN
SIK SORULAN SORULAR
Soru-Cevap
Sık Sorulan Sorular
Soru-Cevap
>
Sık Sorulan Sorular
RÜŞVET
SORU: Bir kimsenin meşru bir hakkı vardır. Rüşvet vermedikçe meşru olan hakkını elde etmesi mümkün olmazsa ne yapması icap eder? Hakkını kurtarmak için rüşvet vermek dînen caiz midir?
CEVAP:
Bilindiği gibi rüşvet vermek ve almak büyük bir vebaldir. Dinen rüşvet veren de mel'un. alan da mel'undur. Bununla beraber maalesef her asırda ve her yerde bu beşeri hastalık devam etmiş ve etmektedir. Allah korkusundan başka ilacı da yoktur. Zira her yerde her dairede ve her odada devlet kontrol memurunun bulunması mümkün değildir.
İslâm'da rüşvetin dört çeşidi vardır. Üç çeşidi haram, bir çeşidi helâldir:
1- Hem alan için hem veren için haramdır. Herhangi bir memuriyete girebilmek için rüşvet vermek ve almak gibi.
2- Hakim vali gibi salahiyetli olan kimselerin rüşvet almaları. Bu da haramdır.
3- Mahkemede veya başka bir dairede işi olan kimsenin işini görmek üzere vatandaş ile mahkeme arasında vasıta olan kimsenin rüşvet alması da haramdır.
4- Hayatını ve malını korumak için salahiyetli bir kimseye rüşvet veren kimse için helâldir. Ama alan için helâl değildir. İslâm dininde yalan söylemek de rüşvet gibi haramdır. Ancak hakkını alabilmek veya kendini zulümden kurtarmak için yalan söyleyen kimse mesul değildir.
iskenderpasa.com
Hukuki Şartlar
|
İletişim
Yardım
|
Site Haritası
Copyright 2014 Avustralya MEC Topluluğu
All Rights Reserved.
Sık Kullanılanlara Ekle
|
Tavsiye Et